Danıştay 10. Hukuk Dairesi

Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2021/3141 E. , 2021/3193 K.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2021/3141 E.  ,  2021/3193 K.

  •  


"İçtihat Metni"

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/3141
Karar No : 2021/3193

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_ÖZETİ : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

SAVUNMANIN_ÖZETİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra, gereği görüşüldü:
Dava; davacı aleyhinde 5510 sayılı Kanun uyarınca tesis edilen toplam 13.117,50 TL idari para cezasının iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; … İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karara karşı davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunun, … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla temyiz yolu açık olmak üzere süre aşımı nedeniyle reddedildiği; davalı idare vekili tarafından Danıştaya hitaben verilen ve 18/03/2021 tarihinde kayda giren dilekçe ile … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin anılan kararının temyizen incelenerek bozulmasının istenildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanunla eklenen geçici 8. maddesinde, 6545 sayılı Kanunla idari yargıda kanun yollarına ilişkin getirilen hükümlerin 2576 sayılı Kanun'un anılan Kanunla değişik 3. maddesine göre kurulan bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacakları 20/07/2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanacağı, aynı Kanun'un "İstinaf" başlıklı 45. maddesinin 6. fıkrasında, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu, "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin anılan maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararlara karşı Danıştay'da temyiz isteminde bulunulabileceği; "Temyiz dilekçesi" başlıklı 48. maddesinin 6. fıkrasında, temyizin kesin bir karar hakkında olması halinde kararı veren merciin temyiz isteminin reddine karar vereceği; aynı maddenin 7. fıkrasında ise, temyizin kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşıldığı hallerde altıncı fıkrada sözü edilen kararın Danıştayın ilgili dairesince kesin olarak verileceği, kurala bağlanmıştır.
Öte yandan; 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinin (b) bendinde, konusu yüzbin Türk Lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalarda verilen kararların temyiz edilebileceği hükme bağlanmış olup aynı Kanun'un ek 1. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, bu Kanunda öngörülen parasal sınırlar, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulandığından, temyizen incelenerek bozulması istenilen bölge idare mahkemesi kararının verildiği 2021 yılı için temyiz sınırı 192.000,00 TL olarak belirlenmiş bulunmaktadır.
Bu durumda; davacı tarafından, toplam 13.117,50 TL idari para cezasının iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davada, davaya konu edilen parasal miktarın, Bölge İdare Mahkemesi kararı tarihindeki güncel temyiz parasal sınırın altında kaldığı görüldüğünden, … Bölge İdare Mahkemesince verilen karar kesin olup, temyizen incelenmesine hukuki olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddine, temyiz aşamasında kullanılan posta avansı miktarından artan kısmın isteği halinde davalı idareye iadesine, 2577 sayılı Kanun'un 48. maddesi, 7. fıkrası uyarınca, 09/06/2021 tarihinde kesin olarak, esasta oy birliği, gerekçede oy çokluğuyla karar verildi.

(X) - KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Temyiz başlıklı 46. maddesinin 1. fıkrasında, "Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir" hükmü yer almış, maddenin devamında, temyiz edilebilecek kararlar; açılan davanın konusu esas alınarak belirlenmiş, aynı fıkranın (b) bendinde, "Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar"da verilen kararların temyiz edilebileceği kurala bağlanmış; Kanun'un Ek 1. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, bu Kanunda öngörülen parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulandığından, davanın açıldığı 15/05/2019 tarihinde temyiz parasal sınırının 144.000,00 TL olduğu görülmüştür.
2577 sayılı Kanun'un yukarıda aktarılan maddelerinde, konusu belli bir para olan tam yargı davalarında verilen kararlardan hangisinin, 2577 sayılı Kanun'un 46/1-(b) maddesi uyarınca temyize tabi olup olmadığının; "verilen kararlara göre" değil, açılan davalardaki parasal miktara göre yapılacağı hükme bağlandığından; bu husustaki değerlendirmenin dava açma tarihinde yürürlükte bulunan temyiz parasal sınırının esas alınarak yapılması gerekmektedir.
Aksi uygulamanın, 2577 sayılı Kanun'da belirtilen parasal sınırlar yıl itibariyle yeniden değerleme oranında arttırıldığından, davanın açılmasından sonraki yargılama sürecine göre kararın temyiz edilebilme durumunun değişmesi nedeniyle, kanun yollarına başvurma açısından, kanuni açıklığın bulunmadığı sonucunu doğuracağı açıktır.
Davanın 13.117,00 TL'lik idari para cezasının iptaline karar verilmesi istemiyle 15/05/2019 tarihinde açıldığı görülmektedir.
Davanın açıldığı 15/05/2019 tarihinde temyiz parasal sınırının 144.000,00 TL; davada iptali istenilen işlemin ise miktar olarak 13.117,00 TL olduğu ve bu miktarın davanın açıldığı 2019 tarihindeki temyiz parasal sınırının altında olduğu görüldüğünden; … Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın kesin olduğu ve temyizen incelenmesine hukuki olanak bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
Yukarıda açıklanan gerekçe ile temyiz isteminin reddi gerektiğinden, Daire kararına gerekçesi yönünden katılmıyorum.