15. Hukuk Dairesi

15. Hukuk Dairesi 2019/291 E. , 2019/3027 K.

15. Hukuk Dairesi         2019/291 E.  ,  2019/3027 K.

  •  


"İçtihat Metni"

Mahkemesi :...Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)


Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat Metin Aksakal geldi. Davalılar vekilleri gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptâli ve takibin devamı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine ve davacının kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına dair karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına ve özellikle takipten önce temerrüt ihtarı bulunmadığı ve kesin vade olmadığından işlemiş faiz talep edilemeyeceğine dair Dairemizin bozma ilamı karar düzeltme talebi reddedilerek kesinleşmiş ve davalı yararına usuli kazanılmış hak gerçekleşmiş olup davacı tarafça ikinci bozmadan sonra ihtarname sunulmuş ise de delillerin ibrazı aşamasından sonra sunulan ihtarnamenin bu aşamada dikkate alınmasının mümkün bulunmamasına, Dairemizin 22.06.2015 gün 2014/7073 Esas, 2015/3535 Karar sayılı bozma ilamı gerekçesinde 08.08.2008 tanzim ve 30.08.2008 vade tarihli 50.000,00 TL'lik senedin teminat senedi olduğu belirtilmiş olup mahkemece bozmaya uyulmakla söz konusu senedin teminat senedi olduğu olgusu lehine olan taraf için usuli kazanılmış hak teşkil ettiğinden mahkemenin söz konusu senedin teminat senedi olmadığına dair gerekçesinde isabet bulunmamakta ise de davacı yüklenicinin gerçekleştirdiği imalât bedeli 106.973,66 TL'ye 50.000,00 TL bu senet bedeli de eklendiğinde alacağı 156.973,66 TL'ye ulaştığı, yapıldığı kabul edilen 172.750,00 TL ödeme mahsup edildiğinde davacı 
Okundu.
yüklenicinin kalan alacağı bulunmadığı anlaşılmakla verilen ret kararı sonucu itibari ile doğru olmakla 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollaması ile uygulanması gerekli 1086 sayılı HUMK'nın 438/son maddesi gereğince ret gerekçesi bu şekilde düzeltilerek, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 
2-Dairemizin 22.06.2015 tarih 2015/7073 Esas 2015/3535 Karar sayılı davacının temyizi üzerine verdiği bozma kararının gerekçe bölümü son paragrafında davacının icra takibinde kötüniyetli olduğu iddia ve ispat edilemediği halde kötüniyet tazminatına hükmedilmesi bozma nedeni olduğu belirtilmiştir. İİK 67/II. maddesi hükmünce itirazın iptâli davalarında davanın reddi halinde alacaklının kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulabilmesi için takipte haksız olması yeterli olmayıp ayrıca kötüniyetli olduğunun kanıtlanması zorunludur. Somut olayda Dairemizin hükmüne uyulan bozma ilamında da belirtildiği gibi davacının kötüniyetli olduğu kanıtlanmış değildir. Bu halde koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteminin reddi yerine kabulü doğru olmamıştır. Hüküm bu yönden bozulmalıdır. Ancak yapılan hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. 
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle mahkemenin davayı ret gerekçesi değiştirilip düzeltilmek suretiyle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile mahkeme kararının hüküm kısmı 2. bendinin tamamının karar metninden çıkartılarak yerine 2. bent olarak "Davacının kötüniyetli olduğu ispat edilememiş olup İİK 67/II. maddesi koşulları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı isteminin reddine" cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilen bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davacı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, 5766 sayılı Kanun'un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 176,60 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 27.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.